Kızlığımı 50 Yaşındaki Evsahibim Bozdu
Slm ben Sevgi, size başımdan geçen olayımı anlatmak istiyorum. Bu olay olduğunda 17 yaşındaydım ve Murat adında birini seviyordum, ama ailemin haberi yoktu bundan. Birgün tanımadığım, zengin bir aile beni oğullarına istemeye geldiler. Ailemde beni, ben istemediğim halde verdi, hemen söz kestiler. Muratın askere gitmesine de 2 gün vardı ve ne yapacağımızı bilmiyorduk. En sonunda kararlaştırdık, Murat beni kaçıracaktı. Ve kaçtık. Murat beni İstanbulda bir akrabasına bıraktı ve askere gitti. Ama bana hiç dokunmadı, “Sana nikahsız dokunmam!” diyordu. Muratla dağıtım iznine geldiğinde görüştük. Daha sonra usta birliğine gittikten sonra bana telefon açtı, orda bana bir ev ayarlamış, “Atla otobüse gel!” dedi. Ben de o askerdeyken çalışıp biraz para biriktirmiştim, usta birliği İzmirdi, otobüse bindim gittim. O da o gün çarşı izni almış, beni bekliyordu. Beni terminalde karşıladı ve tuttuğu eve götürdü. Ev iki katlı bahçeli mvstakil bir evdi. Üst katta ev sahibi kendisi oturuyor, alt katı bize kiraya vermişti, ben orda oturacaktım. Ev sahibi 50 yaşlarında, dul ve zengin biriydi. Evsahibinin kendine ait işyeri de vardı, Muratın askerliği biter bitmez ona da yanında iş verecekti.
Neyse günler böyle devam ederken, ben akşamları yemek yapıp evsahibimi de yemeğe çağırıyordum. Eşi olmadığından acıyordum ona, o da evin tüm masraflarını karşılıyordu. Adı Ahmetti, Ahmet amcayı çok seviyordum. Bir gün bana, “Kızım burda tek başına girişkatta yalnız kalma, aklım sende kalıyor, gel yukarda bende kal!” dedi. Ben de, “Murata sorayım önce…” dedim. “Tamam sor.” dedi. Murata telefon açtık, sevindi ve kabul etti, zaten Muratın da aklı bende kalıyormuş. Ve yukarı Ahmet amcanın evine çıktık. Bana verdiği dayalı döşeli odama yerleştim. Banyoyu gösterdi, 24 saat kaloriferin yandığını, 24 saat sıcak su olduğunu ve çekinmeden gece gündüz kullanabileceğimi söyledi. (Alt kattaki dairede kalorifer ve küvet yoktu). O akşam küvette güzelce banyo yaptım, namahrem yerlerimi traş ettim, sonra da üstüme sadece orda asılı duranlardan bir bornoz alıp odama gittim, yatağıma uzandım. Çok geçmeden uykuya dalmışım. Bir ara bacaklarımda bir el hissettim ve uyandım. Evsahibim Ahmet amca, çırıl çıplak soyunmuş, kalkık sikiyle (20 santim vardı yarağı ve bilek kalınlığındaydı) bacaklarımın arasında duruyordu!
Ben, “Ne yapıyorsun Ahmet amca?” diye bağırmaya başladım. Bağırsam kim duyacaktı ki, ev müstakildi. Elini ağzıma kapattı ve üzerime uzandı. Kurtulmaya çalıştım, ama çok güçlüydü kurtulamıyordum. Kocaman sikini amımın dudakları arasına, aşağı yukarı sürtüyordu. 10 dakika sonra içim bir tuhaf olmuştu, amımdan resmen sular akıyordu. Nasıl olduğunu farketmeden azmaya başlamıştım ve direnmeyi kesmiştimartık. Ahmet amca da anladı durumu ve ağzımı kapadığı elini çekti. Ağzından aldığı tükürüğü sikinin kafasına sürüp, amımın deliğini tutturdu ve ittirmeye başladı. Fakat siki kocaman, amım da çok dardı, girmiyordu. Biraz daha tükürük alıp sikine sürdükten sonra, tekrar tüm gücüyle yüklendi. Ben büyük bir acıyla bağırdım ki, o kocaman yarak artık içimdeydi. Muratımın ‘Nikahsız ellemem’ dediği kızlığımı 50 yaşındaki evsahibim bozmuştu. Acıdan olsa gerek başım zonkluyordu. Ahmet amca siki içimde biraz bekledikten sonra, hızlı hızlı sokup çıkarmaya başladı. Her soktuğunda taşakları kasıklarıma çarpıyordu. Artık kendimi iyice salmıştım ve hiç bir şey düşünmüyordum. Tek konsantre olduğum şey, nasıl oluyordu da zorla sikildiğim halde defalarca boşalıyordum. Az sonra Ahmet amca da içime öyle bir patladı ki, amımdan taştı dölleri. O gece tam 4 sefer sikti beni.
Sabah Ahmet amcanın koynunda uyandım. Kendimize geldiğimizde, çarşaf döl ve kan lekelerinden berbat olmuştu. Ahmet amcaya “Şimdi Murata ne diyecem, beni bıraktığında bakireydim, bakire olmadığımı anlamayacak mı?” diye sordum. Ahmet amca biraz düşündükten sonra, “Ben halledecem…” dedi. Murata yat izni aldık ve o gece beraber kalacaktık. Ahmet amcada iki şişe büyük rakı aldı geldi ve içmeye başladılar. Ama dikkatimi çekti, Ahmet amca pek içmiyor, en çoğunu Murata içiriyodu. Murat en sonunda sızdı kaldı, Ahmet amcanın tüm sallamasına rağmen uyanmıyordu. Ahmet amca Muratı sırtına alıp yatak odasına götürdü, çırıl çıplak soydu ve yatırdı. Bana da “Sende soyun.” dedi, soyundum. Ahmet amca da soyundu ve birlikte girdik yatağa. Muratı duvardan tarafa yanaştırıp, bana “Aç bacaklarını.” dedi, açtım. Üzerime uzandı ve içime girdi. O gece beni tam 3 sefer sikti ve içimi doldurdu, hemde Murat aynı yatakta yanımızda sarhoş bir şekilde uyurken. Ahmet amca sabaha karşı kolunu jiletle kesip çarşafa biraz kan damlattı ve beni Muratla yatakta bırakıp gitti. Murat sabah uyandığında, beni gece saroş kafayla bozduğunu sanacaktı. Ve öyle de oldu, sabah Murat uyandığında benden çok özür diledi, yeminler etti isteyerek olmadığını söyledi. Garibim Murat beni yine sikemeden birliğine teslim olma saati geldi ve apar topar giyindi. Ahmet amcanın arabası vardı, birlikte Muratı nizamiyeye kadar bırakıp geldik.
Dönüşte Ahmet amca bana “Bak, kızlık meselesini halletik işte, boşuna telaşlanıyordun…” dedi ve elini eteğimin altına attı. Bir eliyle amımı okşaya okşaya araba kullanıyordu. Ben hiç karşılık vermek istemiyordum, ama parmaklayınca amımdan akan sulara da engel olamıyordum. Eve gelene kadar beni parmaklayarak iki sefer boşaltmıştı. Kendime ve Ahmet amcaya kızmak istiyordum, fakat aldığım zevk ağır basıyor, kızamıyordum. (Zevkten bağırmayım diye arbada dudaklarımı ısırmıştım.) Eve geldiğimizde arabadan inerken farkettim, am suyum kilotumdan ve eteğimden geçmiş ve arabanın koltuğunu ıslatmış. Eve girip kapıyı kapar kapamaz, Ahmet amca beni duvara yasladı ve dudaklarımdan öpmeye başladı. Evet, kendime inanamıyorum, ama Ahmet amcaya karşılık veriyordum resmen. Öpüşerek sevişerek banyonun yolunu tuttuk. Birlikte güzelce yıkandık. Beni kendi elleriyle kuruladıktan sonra, kucaklayıp yatak odasına götürdü ve nazikçe yatağın üzerine bıraktı, kendisi de yanıma uzandı. Ahmet amcaya hayret ediyordum, hatta bir ara ‘Bu adamın siki hep mi kalkık duruyor?’ diye de saçma bir düşünce geçmişti kafamdan. (Sik dedim de, Muratın siki Ahmet amcanın siki yanında çocuk çükü gibi kalır, bunu sarhoş olup sızdığı gece farkettim.)
Neyse, Ahmet amca beni ayak uçlarımdan başladı, saçlarıma kadar, her yerimi bir güzel okşayıp yaladı. Amım ve götümün deliği de buna dahil olmak üzere! En çok da amımla ilgilendi, emilmekten am dudaklarım uzamış sarkmıştı resmen. Hele dilini amımın deliğine soktuğunda, dayanamayıp Ahmet amcanın ağzına işer gibi boşaldım. O anda nerden estiyse ben de Ahmet amcanın yarağını ağzıma almak istedim. Ahmet amcayı sırt üstü uzatıp, iki elimle sarıldım sikine ve başladım yalamaya. Sikinin kafasını ağzıma alıyor emiyordum, taşaklarını avuçlayıp yumurtalarını sıkıyordum. Çok geçmeden Ahmet amca da dayanamadı ve sarsıla sarsıla ağzıma fışkırttı döllerini. Dölleri öyle hızlı fışkırıyordu ki, ağzımın tavanına çarpıp ordan boğazıma gidiyordu. Siki ellerimde yumuşamaya başladı ve sonunda iyicene söndü. Fakat sikinin sönmüş hali bile acayip büyüktü. (Ben tabi Muratın sikinin sönmüş haliyle karşılaştırıyorum doğal olarak.)
Sonra yarım saat kadar Ahmet amcayla birbirimize sarılıp uzandık, dinlendik biraz. Biraz öpüştük, biraz birbirimizi okşadık. Ahmet amca memelerimi okşayıp, memeuçlarımı öpüp yalayınca ben azmaya başladım. Ben de el yordamıyla Ahmet amcanın sikini buldum ve kavradım, sikinin elimde nasıl milim milim büyüdüğünü ve sertleştiğini hissedebiliyordum. Siki iyice sertleşince, kalktım ve Ahmet amcayı sırtüstü yatırdım. Sikinin üzerinde yerimi alıp, sikini dibinden kavradım, başını amımın deliğine sokup, yavaşça üstüne oturdum. Sadece yarısına kadar oturup kalkıyordum, siki girdikçe amım halen acıyordu. Ahmet amca, “Kalk, sırtını bana dön, öyle otur!” dedi. Kalktım ve dediğini yaptım, götümü Ahmet amcanın suratına bakacak şekilde oturdum sikine, ellerimle de ayak bileklerinden destek alıyordum. Ahmet amca da elleriyle götümün yanaklarını ayırıyor, böylelikle siki amıma daha kolay giriyordu. Sonunda götümü kaldırıp indirerek, sikinin hepsini alabiliyordum içime. Ahmet amca götümün yanaklarını ayırmayı artık bırakmış, götdeliğimi parmaklıyordu. Amımla sikine oturup kalkarken, götümün parmaklanmasından da tarif edilmez zevk alıyordum ve amımın suları yine akıyordu, titreyerek boşalıyordum…
Ahmet amca sakince boşalmamın bitmesini bekledi, sonra, “Öyle kal, dörtayak pozisyonunda!” dedi ve altımdan çıktı, arkama geçti. Götümün yanaklarını elleriyle ayırıp, götümün deliğine tükürdü. Parmağıyla tükürüğünü göt deliğime yedirdi ve “Şimdi sana bambaşka bir tecrübe yaşatacağım, seni götten sikecem. Çok acıyacak biliyorum, ama dayanabilirsen tam dört dörtlük bir kadın olacaksın, ve beni çok memnun edeceksin. Beni memnun etmek istiyormusun?” diye sordu. Nedense Ahmet amcaya karşı koyamıyordum, “Evet istiyorum…” dedim. Bunun üzerine arkadan amıma yarağını bir iki kez sokup, yarağının başını am suyumla ıslatıp, götümün deliğine dayadı. Biraz uğraşıp sikinin kafasını götümün deliğine soktuktan sonra, “Hazır ol, serbest bırak kendini…” deyip, kasıklarımdan tuttuğu gibi, öyle bir yüklendi ki, hepsini bir seferde soktu götüme. Acıdan nasıl bağırıyorum ama, “Ahmet amcaaaaaaa, Yırttıııınnnn götümüüüüüüü!” diye. Ahmet amca, “Şşşşşşt, geçti yavrum, sus, bitti…” diyerek beni teselli etmeye çalışıyordu. Sonra kasıklarımı bıraktı, omuzlarımdan tutup beni kendine doğru çekerek bir kere de öyle yüklenince, siki götüme, taşaklarına kadar girmişti…
Götüm parçalandı sandım, nasıl yalvarıyorum, “Ahmet amca, kulun kölen olayım kımıldama!” diye. Ahmet amca hareket etmemeye çalışıyor, sadece alttan memelerimi okşayarak, “Oldu bitti bak, şimdi alışırsın… Beni çok memnun ettin… Her kadının harcı değil bu yarrağı götten yemek, şimdi dört dörtlük bir kadın oldun!” gibi sözlerle bağırmamı engelliyordu. Bir iki dakika öyle hareketsiz kaldıktan sonra, sikini yavaşça bir santim kadar dışarı çekip, yeniden soktu. O esnada elimde olmadan osurdum. Çok utandım ve Ahmet amcadan özür diledim. Ahmet amca da, “Götten sikişirken bu çok normal, bırak kendini yavrum, sıkma!” diyerek, yavaş yavaş çıkarıp sokmaya devam etti. Bir süre sonra artık sikini kafasına kadar çekiyor ve geri sokuyordu. Bu sokup çıkarmalar hızlandıkça da, Ahmet amcanın inlemeleri ve hırlamaları da yükseliyordu. Kasıkları götüme öyle bir hızla çarpıyordu ki, ‘Şak, Şak, Şak, Şak…’ diye, kaba etlerime tokat atılıyor gibi hissediyordum. Sonra birden durdu, ve dizleri titremeye başladı. Boşalıyordu. Götümün içinde siki sanki can çekişir gibiydi. Benimde zaten dizlerimde derman kalmamıştı, boşalması bitince ikimizde ölü gibi yığıldık kaldık yatağa.
O günden sonra Ahmet amcayla artık karı koca gibi olduk, sabahlara kadar sikişiyoruz. Bazen günlerce yataktan hiç çıkmıyoruz, sadece tuvalete gitmek için ve mutfaktan yiyecek getirmek için kalkıyoruz. Biliyorum, Ahmet amca babam yaşında bir adam ve ilk seferde beni zorla sikti, zorla kızlığımı bozdu, fakat götümün kızlığını kendi isteğimle verdim ona. Onu çok seviyorum, aşığım ona. Onun sayesinde kendimi tam bir dişi hissediyorum ve onu memnun etmek için yapmayacağım şey yok!
Bu arada Muratın teskeresine çok az kaldı, ne bok yiyecem bilmiyorum. Fakat Ahmet amca, “Ben halledecem yavrum, sen merak etme!” diyor…