KOCAMI ESKi SEVGiLiMLE ALDATTIM
Merhaba ben Ayla, şu an 36
yaşındayım ve evliyim. 22 yaşındayken severek
evlendim. Kocamla her yönden güzel anlaşıyorduk ve seks
hayatımız da iyi gidiyordu. Elbette herkes gibi fantazilerimiz
vardı, ama değişik heyecanları başka erkek ve
kadınlarda aramıyorduk. Yani sıradan insanların
sıradan hayatlarını yaşıyorduk. Tabii ben de, kocam da
dışarıda başka erkek ve kadınlara kaçamak
bakışlar atıyorduk. Ama bunlar masumane kaçamaklardı ve bu
konuda birbirimizi sıkıştırmıyorduk.
Evlenmeden önce bakireydim ve
fazla seks yaşamamıştım. Lisedeyken erkeklerle
arkadaşlıklarım oldu, onlarla öpüştüm ve soyunmadan
seviştim. Sadece birisi (Esat) göğüslerimi yalamış ve
amımı külot içinden okşamıştı. Ben de
Esat’ın yarağını külot içinden avuçlamıştım.
O zamanlar Esat’ın yarağı bana epey büyük gelmişti. Ama
ötesi yoktu, seks konusunda tüm yaşadığım buydu. Okul
dönemleri bittiğinde, Esat’la lişkimiz de bitmişti. Ben de
arkasından ağlayıp, gözyaşı dökmedim, çünkü ona
aşık değildim ve onunla evlemeyeceğimi biliyordum. Ama
ilişkimiz sürerken bana hep, “Benden başka biriyle evlenirsen, bu
okşadığım, ama sikemediğim amını sikmek
isterim!” derdi. Ben de o zamanlar onu kırmamak için, “Olur!” derdim.
Evlenmeden birkaç yıl
öncesi ve evliliğim boyunca Esat’ı ne gördüm, ne de ondan bir haber
aldım, ta ki geçenlerde bir kız arkadaşımla kafenin birinde
akşam kahvesi içene kadar. Kafede Esat’la göz göze geldik ve ikimiz de
tutuk kaldık, önce o cesaretini toplayıp bana, “Merhaba!”
diyene kadar. Nasıl davranacağımı bilmiyordum, yine de
nezaketen, “Merhaba!” dedim. Ayaküstü bir konuşmadan sonra benden
telefon numaramı istedi, ben de art niyet düşünmeden verdim. O
gittikten sonra, eskiden söyledikleri aklıma geldi ve panikledim. Ya
gerçekten beni sikmek isterse ne yapacaktım? Sonuçta onunla
sikişmediysem de bir ilişki yaşamıştım.
Aklımdan türlü şeyler geçiyordu, acaba numaramı mı
değiştirsem gibi. Ama kocama gerekçesini nasıl
anlatacaktım? Esat beni kocama anlatmakla da tehdit edebilirdi. Bu
karışık duygularla evin yolunu tuttum…
Daha eve varmadan beni
aradı ve yarın buluşmayı teklif etti. Bu arada o da
evlenmiş ve çoluk çocuğa karışmıştı.
Bunları duymak beni biraz rahatlattı ve teklifini kabul ettim. Lisede
yaşananlar geçmişte kalmış ve artık unutulmuş
olmalıydı. Bu karışık duygularla onunla buluşmaya
karar verdim.
Ertesi gün tenha bir yerde,
tenha bir restoranda buluştuk. İkimiz de biraz çekingen halde sohbet
etmeye başladık, ama sohbet ilerledikçe yabancılık ve
çekingenlik kayboldu. Birbirimize aile ve iş
yaşantımızı anlatırken, elbette eski günlerden
bahsetmemek olmazdı. O günleri andıkça, onunla birlikteyken
birbirimizi nasıl arzuladığımızı, ama bekaret
nedeniyle yaşamak istediklerimizi ertelemek zorunda
kaldığımız düşünceleri aklımdan geçiyor, ama bunu
ona anlatmıyordum. Lafı dolaştırıp konuyu açan o oldu,
gençlikte arzulara gem vurmanın ne kadar zor olduğunu ve
düşüncelerimizin ne kadar sığ olduğundan bahsetti.
Sonrasında can alıcı soru geliyordu ve bana, ‘Sözümü
hatırlayıp hatırlamadığımı?’ sordu.
Hatırladığımı, ama bunun masumane gençlik düşleri
olduğunu ve gerçekleşmeyeceğini söyledim. O da bu saatten sonra
aramızda duygusal bir şeyin zaten gelişemeyeceğini ve
yaşlarımızın epey ilerlediğini söyledi. Bundan sonra
yaşayacaklarımız gençlik günlerinden ilham almak, şu
sıradan ilerlemiş yaşantımızda kısa bir heyecan
yaratmak olabileceğinden bahsetti.
Aslında doğru
söylüyordu. Bundan sonra hayatımızda böylesi heyecanları
yaşamak ve sıradanlıktan sıyrılmak olanaksız
gibiydi, ama ona bunu belli etmedim. Esat, evlendikten sonra seks konusunda
birkaç kaçamağın ötesine gitmediğini anlatıyordu. Kafamdan
neden olmasın diye geçirirken, bir taraftan da aldatmanın kötü
olduğu duvarına çarpıyordum. Öte taraftan bu tür ahlaki
değerlerle kendimizi boşuna
sınırladığımızı, hayattan zevki almamız
gerektiğini düşünüyordum. Esat bu konularda konuştukça, ben
aklımdaki çelişkiyle bir yandan da ıslanıyordum.
Esatın daha önce okşadığım ama tadına
bakamadığım yarağının amıma girişini
düşünmek beni azdırıyordu.
Esat, “İstediğin
bir gün buluşur, yarım kalan işimizi bitiririz ve konu orada
kapanır!” diyor, aklımı çeliyor ve beni tava getiriyordu.
Birden ağzımdan nasıl çıktı anlamadım,
“Tamam o zaman!” deyiverdim. O da bana Kumburgaz’da bir
yazlıklarının olduğunu ve bu mevsimde rahatsız
edilmeden yaşayamadıklarımızı
yaşayabileceğimizi söyledi. “Peki tamam, haftaya orada
işimizi görür, bir daha da bu konuyu açmayız!” dedim. Çok mutlu
olmuştu ve “Elbette sen istemezsen bir daha olmaz!” dedi.
Bir hafta sonra buluşup
yola koyulduk. Yazlığın bulunduğu siteye geldiğimizde
in cin top oynuyordu. Bu da beni çok rahatlatmıştı, çünkü
sonunda rezil olmakta vardı. Yazlığa girdiğimizde kendimizi
önce koltuklara bıraktık. Sonra Esat hafif alkollü birşeyler
hazırlayıp geldi ve içmeye başladık. Yanımda
oturuyordu, nefesini boynumda hissediyordum. Hafifçe öpmeye
başlamıştı. Sanki vücuduma elektrik veriliyordu. Bu
öpücükleri eskiden tanımama rağmen, kocamdan sonra tuhaf geliyordu.
Benim karışık duygularımı anlamış olacak ki,
elleri hızlı bir sonuca ulaşmak için bacaklarıma ve oradan
amıma doğru hareketlendi. O okşadıkça ben de
gevşiyordum, bacaklarım kendiliğinden aralanarak ellerinin
amıma daha kolay ulaşmasını sağlıyordu.
Dudakları dudaklarıma değiyor ve öpücüklerine
karşılık bekliyordu. Ben de artık onun
dudaklarını emiyor ve istediği
karşılığı veriyordum.
Birden beni kucaklayarak yatak
odasına doğru hareketlendi. Yatağın üstüne
bırakınca ellerim amıma doğru gitti ve ıslanan,
dudakları şişen amımı okşamaya
başladım. O da beni seyrediyor, bir yandan da soyunuyordu. Yatakta
yanıma uzanınca benim de üzerimi soymaya başladı ve sütyen
külotla kaldım. Yarağı göbeğime değiyor ve
büyüklüğü konusunda yanılmadığımı, kocamın
sikiniden sonra daha iyi anlıyordum. Sütyenimi adeta törenle
çıkarttıktan sonra memelerimi yalamaya ve bir yandan da
amımı kendi ellerimden devraldı. Sonrasında bütün vücudumu
diliyle keşfetmeye başladı. Boynumu, göğüslerimi,
göbeğimi yalıyor ve amımı külottan kurtararak ortaya
çıkarıyordu. Şimdi çırılçıplaktım ve
yalayarak en sonunda amıma ulaştı. Daha yeni traş
olmuş amımı diliyle kudurtmaya başladı.
Yarağının sıcaklığını
yumuşaklığını göbeğimde hissetmek ve
amımın yalanması, benim ilk orgazmımı yaşamama
yetmişti bile. Sular seller gibi boşalıyordum o ise yalamaya
devam ediyordu.
Sonra 69 olduk,
yarağını ağzıma almak bana acayip zevk veriyordu.
Artık zamanı geldiğini düşünerek, “Hadi sik beni!
Amımı kudurttun, şimdi yar onu, emziğini ver, sok
içime!” diyerek hazır olduğum mesajını verdim.
“Bu kadar aceleci olma, anın tadını çıkar, o
amını sikebilmek için çok bekledim ve doyurabilmek için bir
haftadır kimseyi sikmedim. Meraklanma en az üç posta sikeceğim
seni!” dedi. Beni dört ayak pozisyonuna getirdi ve arkadan sikini
amıma sürtmeye başladı. Siki amımın ağzına
geldikçe kendimi arkaya atıyor ve sikini içime almaya
çalışıyordum. O ise kafası giren sikini
çıkartıyor ve amımın dudaklarına sürtmeye devam
ediyordu. Sonra birden kafasını soktu ve ben de yine kendimi geriye
esnettim. Artık yarağının yarısı içimdeydi ve
kalınlığı nedeniyle müthiş zevk veriyordu. “Hadi
kalanını da sok, dışarıda bir şey kalmasın,
kanırtarak sik beni!” diye inliyordum.
“Harika bir amın var,
içi ateş gibi yanıyor ve bu yaşına rağmen halen dar.
Amını yarağıma doyuracağım, tadını
unutamayacak!” diyordu. Bu arada yavaş yavaş sikinin
kalanını da sokuyor, bazen kısa aralıkla çekerek
fazlasını tekrar amıma yerleştiriyordu.
Taşaklarını götümde hissettiğimde amımın içinde sanki
soba borusu varmış ve amım yırtılmış gibi
hissediyordum. Aynı zamanda kendime bu tadı daha önce niye
yaşamadım diye kızıyordum. Evlendikten sonra ne
çıkarsa bahtına oluyor, başka yarakların tadına
bakılamıyordu. Ohhh işte buydu, zinciri
kırmıştım ve tadını çıkarmalıydım.
Esat sikini kökledikten sonra
bir müddet öyle kaldı. Siki sanki rahim ağzıma
dayanmıştı. “Biraz amın alışsın
güzelim, anlaşılan kocanın siki yeterince büyük
değilmiş, yoksa almakta bu kadar zorlanmazdın!” diyerek
hafif hafif girip çıkmaya başladı. Ben de, “Hadi
erkeğim, yarım kalan işini bitir, artık bu am senin, onu
evire çevire sik! Amım sikilmek neymiş görsün!” diyordum. Arada
da, “Ohhhh geçir, amımı del!” diye onu ateşliyordum.
Konuşmalarım karşısında hareketlerini
hızlandırmıştı. Ben se, “Evet, işte böyle
kökle, sertçe, hoyratça sik amımı, geçir
yarağını!” diyerek daha da hızlanmasını
sağlıyordum. Yarağı içime motor pistonu gibi girip
çıkıyor, beni hızlı bir orgazma
yaklaştırıyordu. Amımı sikerken memelerimi avuçluyor,
her tarafımı mıncıklıyordu. Ve inleyerek hiç
olmadığım kadar şiddetli bir orgazmla boşaldım.
“Ben bittim!” dediğimde, bana, “Bu daha
başlangıç, bu amı bir kerelik sikmeyle bırakır
mıyım hiç? Ama önce bir de götünün tadına bakalım!”
diyerek amımdan çıkardı götümün deliğine sürtmeye
başladı. İtiraz eder gibi göründüm, ama kocama bile 1-2 seferden
fazla vermediğim götümün de bu güzel yarak tarafından sikilmesini
istiyordum. Esat götümün deliğine tükürüp, yavaş yavaş parmağı
ile göt deliğime masaj yapmaya başladı. Biraz sonra bir
parmağını içime itmeye başladı. Bir parmağı
götüme girmişti ve acayip zevk almıştım, ama siki daha
kalındı ve şimdi onu da tükürükleyip götüme değdirmeye
başlamıştı. O hissi hiçbir zaman unutmayacağım,
çok hoşuma gidiyordu. Ve bastırmaya başladı, bana
devamlı kendimi serbest bırakmamı, yoksa canımın
acıyacağını söylüyordu. Elimden geldiğince
söylediklerine uyuyordum.
Götümün yanaklarını
tutarak ikiye ayırdı ve iyice yüklenmeye başladı. Bir
sızı ile içime girdiğini hissetim, bağırmamak için
yastığı ısırdım. Çok nazik hareketlerle
ilerlemeye başladı. Canım acıyordu, ama çok fazla
değildi. İşini kesinlikle çok iyi biliyordu. Biraz daha, biraz
daha derken, en sonunda kasıklarını kalçalarımda
hissetmiştim. Canım halen acıyordu. Bir süre öyle bekledi, alışmam
içindi herhalde. Sonra yavaş ve sakin hareketlerle ileri geri
yapıyordu. Canımın acısı gittikçe azaldı ve
yerini zevke bıraktı. Şimdi daha rahat girip çıkıyordu
ve hızlanmıştı. Esat şu ana kadar daha
boşalmamıştı. Arkamda hızını artırmaya
başladı. Ben, “İçime boşal, götümü doldur döllerinle
erkeğim!” diye inlerken, o daha da hızlanıyor ve benim daha
çok hoşuma gidiyordu. Birden çok sert bir şekilde yüklendi ve
boşalmaya başladı. Sanki götümün içinde bir yanardağ
patlamıştı. Dölleri içime sıcak sıcak akarken, Esat
öylece duruyor, titriyordu. Biraz içimde bekledi ve çıktı götümden.
“Çok güzel bir götün var,
kütür kütür yarıldı ve artık yarağa alıştı.
Kocana daha sık verirsin bundan sonra!” diyerek gülümsedi. “Sen
de usta bir sikicisin. Amımın da, götümün de hakkını
verdin. Kocamı aldattığıma değdi!” diye
yanıtladım. İçimden de kendime bundan sonra ne
olacağını soruyordum. Bu sikişin tadını unutmak
zordu, ama kocamı da seviyordum. Sanki iç sesimi duymuş gibi,
“İstersen bir daha olmaz, ama benim sikimin tadına bakan am
döner dolaşır yeniden gelir. Madem kocan seni doyuramıyor, belki
anlayış gösterir, seni birlikte bile sikebiliriz!” dedi.
Aslında fena fikir
değildi. Kocam tutucu bir insan olmadığı gibi, ona da
başka kadınlar bularak, karşılığında ben de
başkalarıyla sikişebilirdim. Zaten bu saatten sonra, aşk
meşk, bağlanmak gibi duygular bize uzaktı. “Olabilir, ama
bir şartım var, karını da kocam sikecek, ne dersin?”
diye cevap verdim. Esat biraz durakladı ve “Neden olmasın?
Böylece ben de seni daha rahat sikebilirim!” dedi.
İşte asıl hikaye
böyle başladı. Esat’ın karısını da kocama
ayarladık. Şimdi hep beraber sikişiyor ve birbirimizi
kıskanmıyoruz. Hatta bazen kocam Esat’ın karısını
biz olmadan sikiyor, ben de Esat’la kocam olmadan sikişiyorum.
Hayatın tadını çıkarıyoruz 🙂